An’da kalmanızı sağlayan 10 pratik

An, An’da olmak ve An’da kalmak olarak Türkçeye tercüme ettiğimiz kavramlar – ya da daha doğru bir ifadeyle “olma hali” ya da “yaşam biçimi” - esasen Mindfulness ve Mindfulness temelli diğer disiplinlerin en temel öğretisi olarak ortaya konuyor. İngilizce’de “Being in the moment”, “Being in the now”, “Here and now”, “Present Moment Awareness” ve benim çok sevdiğim “Presense” sözcükleri bir yerde aynı olguyu ifade ediyor.

Ve bu pratik, amiyane tabiriyle “Hayatı Iskalamamak” anlamına geliyor. Zira bu olgu, sosyal ve profesyonel yaşantımızda zihnimizin bizi alıp götürdüğü noktaları fark etmemizi -ki ben bu noktalara dönüm noktası diyorum - dikkatimizi yaşadığımız an’ın geniş alanı içerisine yeninden çekerek, başa yani an’a dönmemizi sağlıyor. Tıpkı bir teknenin dalgalarla sürüklendiğinde bir çıpa yardımıyla bulunduğu noktaya geri dönebilmesi gibi…

Kulağa kolay gibi gelse de günlük hayatımızda uygulaması pek de kolay olmayan bir pratik.

Bu olma haline (being) geçebilmenize imkan sağlayan geleneksel pratiklerin başında “Meditasyon” geliyor. Ancak bununla birlikte hayatımızda, bilerek ya da bilmeyerek, bizleri oto-pilot halimizden çıkararak An’a geri getiren başka pratikler de uygulamak mümkün.

Bu pratiklerden bazılarını sizler için bir araya getirerek yukarıda göreceğiniz tabloyu oluşturdum. Umarım, bu tablo sizlere bir ilham kaynağı olur ve gündelik yaşamınızda An’da kalma pratiklerinizi uygulamanızda size rehberlik eder.

Sevgiyle Kalın,

An’da Kalın.

Raquel